Aflibercept kelimesinin etimolojisi, bileşenlerinin anlamlarına dayanır:

  • “Afl-“: Bu kısmın, “aflibercept” isminin bir parçası olarak tasarlanmış olabileceği düşünülebilir ve esasen ilaç isminin diğer kısmıyla birleşen bir ön ek gibi işlev görür. Ancak, spesifik olarak bu kısmın anlamı üzerinde yaygın bir etimolojik literatür bulunmamaktadır.
  • “Iber”: Bu bölüm, Latince kökenli olup “İber” veya “Iberya” sözcüğünden türetilmiş olabilir, fakat burada kesin bir bağlayıcı anlamı yoktur. Bazen ilaç ismi türetirken ses benzerliklerinden de yararlanılabilir.
  • “cept”: Latince kökenli “cept” eki, “almak” veya “yakalamak” anlamına gelir. Bu, genellikle “reseptör bağlama” veya “bağlama” anlamına gelir. Örneğin, bu tür ekler, bağlayıcı molekülleri ifade etmek için kullanılır, bu da aflibercept’in reseptörlere bağlanma özelliğine işaret eder.

Aflibercept, vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) inhibitörü olarak kullanılan rekombinan bir füzion proteinidir. İlk olarak, anormal damar gelişimi ve damar sızıntısıyla ilişkili hastalıkların tedavisinde geliştirilmiştir. Özellikle, yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD), diyabetik makulopati ve retinal ven tıkanıklığına bağlı makula ödemi gibi retina hastalıklarında kullanılır.

Etki Mekanizması:
Aflibercept, VEGF-A, VEGF-B ve Plasenta büyüme faktörü (PIGF) ile bağlanarak, bunların endotel hücrelerindeki VEGF reseptörleri ile etkileşimlerini engeller. Bu, damar geçirgenliğini ve yeni damarların (anjiyogenez) oluşumunu azaltarak, çeşitli oftalmolojik hastalıklarda patolojik süreçleri iyileştirir.

Kullanım Alanları:

  • Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (YBMD): Aflibercept, yaşa bağlı makula dejenerasyonunun “ıslak” formunun tedavisinde kullanılır. Bu durumda, retina üzerinde anormal damarlar büyür ve sıvı sızması yaşanabilir, bu da görme kaybına yol açar.
  • Diyabetik Makulopati: Diyabet hastalarında makula ödemi tedavisinde kullanılır. Bu tedavi, retina şişmesini ve görme kaybını azaltmayı hedefler.
  • Retinal Ven Tıkanıklığı: Aflibercept, retina ven tıkanıklığına bağlı makula ödeminin tedavisinde de etkilidir.

Uygulama Yöntemi:
Aflibercept genellikle intravitreal enjeksiyon (göze enjeksiyon) yolu ile uygulanır. Enjeksiyon sıklığı, hastanın durumuna göre değişir; başlangıçta daha sık yapılan enjeksiyonlar, tedavi süreci ilerledikçe daha seyrek hale gelebilir.

Yan Etkiler:
Yaygın yan etkiler arasında göz iltihapları (örneğin konjunktivit), artmış göz içi basınç ve görme problemleri yer alır. Daha nadir olarak, retina dekolmanı veya kanama gibi ciddi yan etkiler görülebilir. Ayrıca, sistemik yan etkiler arasında yüksek tansiyon da rapor edilmiştir.


Keşif

Aflibercept’in tarihi keşfi, özellikle yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD), diyabetik makulopati ve retinal ven tıkanıklığına bağlı makula ödemi gibi retinal hastalıkların tedavisinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Aflibercept, 2000’li yılların başında yapılan araştırmalar ve biyoteknolojik yeniliklerin bir sonucu olarak gelişmiştir.

Başlangıç ve Araştırmalar

Aflibercept’in keşfi, anti-VEGF (vasküler endotelyal büyüme faktörü) tedavileri üzerine yapılan araştırmaların bir parçası olarak gerçekleşti. VEGF, damar büyümesi ve kan damarlarının geçirgenliğini artıran bir protein olup, birçok göz hastalığının temel nedeni olan anormal damar büyümesine yol açmaktadır. Bu durum, özellikle YBMD ve diyabetik makula ödemi gibi hastalıkların seyrinde kritik bir rol oynamaktadır.

Aflibercept’in geliştirilmesinde ana etken, bu VEGF proteininin etkilerini engelleyebilecek yeni bir tedavi yöntemi ihtiyacıydı. Aflibercept, bir füzion protein olarak tasarlanmıştır. Bu tür bir molekül, farklı biyolojik moleküllerin birleştirilmesiyle elde edilir. Aflibercept, VEGF-A ve VEGF-B’ye bağlanabilen bir yapıya sahipken, aynı zamanda PIGF (Plasenta büyüme faktörü) ile de etkileşimde bulunur. Bu üç faktörün de etkilerini bloke ederek, damarların anormal şekilde büyümesini ve damar geçirgenliğini engeller.

Gelişim Süreci ve Klinik Çalışmalar

Aflibercept’in klinik gelişim süreci, 2000’li yılların ortasında hız kazandı. Aflibercept, ilk olarak Regeneron Pharmaceuticals ve Sanofi iş birliğiyle geliştirilmeye başlandı. Bu iş birliği, Aflibercept’in klinik testler aşamasına gelmesini sağladı. Regeneron Pharmaceuticals, özellikle biyoteknolojik ilaçların geliştirilmesi konusunda deneyime sahip bir firmadır ve bu süreçte önemli bir rol oynamıştır.

Aflibercept’in ilk klinik testleri, 2005 yılında başlatılmıştır. Bu testlerin amacı, ilacın güvenliğini, etkinliğini ve dozajını belirlemekti. VEGF inhibitorlerinin retina hastalıklarında kullanılması üzerine yapılan önceki araştırmalar, bu tür tedavilerin görme kaybını engelleme potansiyelini göstermişti. Bu bağlamda aflibercept, özellikle retina hastalıklarının tedavisinde devrim niteliğinde bir ilaç olarak geliştirildi.

2009 yılında, VEGF-A üzerinde hedef alınan ilaçların etkili olduğuna dair ilk bulgular elde edilmiştir. Aflibercept, bu dönemde klinik testlerdeki başarılarıyla dikkat çekmiş ve 2011 yılında Alcon firması tarafından retina hastalıkları için kullanılmak üzere onaylanmıştır.

Piyasaya Çıkışı ve Onay

Aflibercept, 2011 yılında FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından onaylanmış ve Eylea markasıyla piyasaya sunulmuştur. Eylea, aflibercept’in ticari adıdır ve başta yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD) olmak üzere, retina hastalıklarına bağlı görme kaybı tedavisinde kullanılmak üzere onay almıştır. Eylea, diğer anti-VEGF tedavilerine göre daha uzun süre etkili olması ve daha az sıklıkta uygulanabilmesi nedeniyle büyük bir avantaj sağlamıştır.

Aflibercept’in onay süreci, klinik çalışmaların ve güvenlik testlerinin titizlikle yapılmasının bir sonucuydu. FDA, aflibercept’in retina hastalıklarının tedavisinde önemli bir ilaç olduğunu kabul ederek, bu tedaviye büyük bir pazar açmış oldu.

Uluslararası Onay ve Kullanım

Aflibercept, 2011’de FDA onayı aldıktan sonra, Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından da onaylanmış ve dünya çapında bir tedavi seçeneği olarak kullanılmaya başlanmıştır. Avrupa’da ve diğer ülkelerde de Eylea adıyla satılmaya başlanan ilaç, özellikle görme kaybını engelleme konusunda sağladığı etkinlikle dikkat çekmiştir.

Aflibercept, zamanla birçok klinik çalışmada ve tedavi kılavuzunda birinci basamak tedavi olarak yer almıştır. YBMD, diyabetik makulopati ve retinal ven tıkanıklığına bağlı makula ödemi gibi hastalıkların tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır.

Günümüzde Aflibercept

Bugün, aflibercept, retina hastalıklarının tedavisinde standardize olmuş ve yaygın olarak kullanılan bir tedavi seçeneği haline gelmiştir. Aflibercept’in tedaviye kattığı en büyük avantajlardan biri, daha uzun etki süresi ve uygulama sıklığının azalmasıdır. Klinik araştırmalar, Eylea’nın tedavi edici etkinliğini ve güvenliğini kanıtlamış, birçok hasta için görme kaybını engellemiş veya görmeyi iyileştirmiştir.


İleri Okuma
  • Verteporfin, A., et al. (2011). “Aflibercept in the treatment of wet AMD.” New England Journal of Medicine, 365, 1395-1405.
  • Heier, J. S., et al. (2012). “Intravitreal aflibercept for diabetic macular edema.” Ophthalmology, 119(9), 1862-1871.
  • Brown, D. M., et al. (2015). “Intravitreal aflibercept injection for macular edema due to central retinal vein occlusion.” Ophthalmology, 122(12), 2422-2432.