Antik yunancada ψώρα (psṓra) ; kaşıntı, uyuz, iskorbüt.

Kelime daha sonra farklılaşarak sırasıyla psōrian “kaşıntıya sahip olmak” —> anormal durumu ifade eden ek alarak  psōriasis “kaşıntı; kaşıntılı bir varlık” —> Latincede psoriasis; uyuz, iskorbüt, olarak ifade edilmiştir. 1680’lerde ise ilk defa ‘pullarla kaplı kuru, kırmızı lekelerle karakterize, bulaşıcı olmayan kronik deri hastalığı’ olarak kullanılmıştır.