Rima glottidis, gırtlaktaki ses telleri (plica vocales) arasındaki yarık veya açıklığı ifade eder. Fonasyon, solunum ve solunum sistemindeki koruyucu mekanizmalarda çok önemli bir rol oynar. Anatomik ve işlevsel olarak rima glottidis, her biri farklı işlevlere sahip iki kısma ayrılır ve konfigürasyonu konuşma, nefes alma ve Valsalva manevrası gibi belirli manevraları yapma gibi çeşitli fizyolojik aktivitelere bağlı olarak değişir.
Rima Glottidis’in Anatomisi
Rima glottidis, gırtlaktaki gerçek ses telleri arasındaki açıklıktır. Anatomik olarak iki kısma ayrılabilir:
1. Pars Intermembranacea
- Konum**: Pars intermembranacea, iki vokal kıvrım arasında yer alan rima glottidis’in ön üçte ikisidir. Rima’nın, aritenoid kıkırdakların vokal proseslerine bağlı olan vokal ligamentler arasında kalan kısmıdır.
- İşlevi**: Bu kısım fonasyondan sorumludur ve fısıldama gibi tam bir mühürleme gerektiren aktiviteler sırasında kapanır. Lateral krikoaritenoid kas, vokal ligamentleri birbirine yaklaştırarak bu kısmın kapanmasında kritik bir rol oynar.
2. Pars Intercartilaginea
- Konum**: Pars intercartilaginea, aritenoid kıkırdaklar arasında bulunan rima glottidis’in arka üçte biridir. Bu bölge öncelikle aritenoid kıkırdakların vokal süreçleri arasındadır.
- İşlevi**: Sessiz solunum sırasında açık kalır ancak fonasyon ve Valsalva manevrası gibi diğer aktiviteler sırasında kapanır, kapalı bir glottise karşı güçlü bir nefes verme. Fısıldama sırasında, pars intermembranacea kapanırken bu kısım açık kalır ve ses teli titreşimi olmadan üretilen karakteristik sesle sonuçlanır.
Rima Glottidis’in Fizyolojisi
Rima glottidis, fonasyon sırasında hava akışının ve ses üretiminin düzenlenmesinde kritik bir rol oynar. Ses tellerinin adduksiyon (bir araya gelme) ve abduksiyon (birbirinden ayrılma) yeteneği rima’nın şeklini değiştirir, böylece hem solunumu hem de ses üretimini kontrol eder.
1. Fonasyon
- Fonasyon sırasında ses telleri birbirine yaklaşarak (addüksiyon) rima glottidisi kısmen veya tamamen kapatır. Bu dar açıklıktan geçmeye zorlanan hava, ses tellerinin titreşerek ses üretmesine neden olur. Ses tellerinin boyutu, gerginliği ve kütlesi ses perdesini ve tonunu etkiler.
- Posterior krikoaritenoid kaslar** ses tellerini abdükte ederek inspirasyon sırasında rima glottidisi açar ve havanın hava yolundan geçmesine izin verir. Tersine, lateral krikoaritenoid kaslar ve aritenoid kaslar ses tellerini addukte ederek fonasyon için rima glottidisi kapatır.
2. Fısıldama
- Fısıldama sırasında pars intermembranacea lateral krikoaritenoid kas tarafından kapatılır, ancak pars intercartilaginea açık kalır. Bu, ses tellerinin titreşmesini engeller ve üretilen ses, ses teli titreşiminden ziyade türbülanslı hava akışından kaynaklanır. Vokal ligamentler bir araya getirilir, ancak aritenoid kıkırdaklar birleşmez ve fısıldamanın karakteristik düşük, havadar sesine izin verir.
3. Valsalva Manevrası
- Ağır kaldırma veya doğum gibi aktiviteler sırasında yaygın olarak kullanılan, kapalı bir glottise karşı kuvvetli nefes vermeyi içeren Valsalva manevrası sırasında rima glottidis tamamen kapanır. Hem pars intermembranacea hem de pars intercartilaginea sıkıca kapanarak havanın akciğerlerden kaçmasını engeller. Bu, karın içi ve göğüs basıncını artırarak belirli vücut fonksiyonlarına yardımcı olur.
4. Solunum
- Normal solunumda rima glottidis, havanın akciğerlere girip çıkmasına izin vermek için açık kalır. İnspirasyon sırasında rima, özellikle arka kısmı (pars intercartilaginea) hava akışını kolaylaştırmak için genişler. Ekspirasyon sırasında ses telleri birbirine yaklaşabilir, ancak rima açık kalır.
Klinik Önem
Rima glottidis’in boyutu ve işlevindeki değişiklikler, özellikle nefes alma, ses üretimi ve hava yolu korumasını etkileyen durumlarda önemli klinik etkilere sahip olabilir. Laringeal kasların felci veya işlev bozukluğunu içeren bozukluklar (örneğin, vokal kord paralizisi), rima glottidisin kapanmasında veya açılmasında bozulmaya yol açarak ses üretimini, yutkunmayı ve solunumu etkileyebilir.
- Laringospazm**: Bu, rima glottidisin genellikle tahriş edici maddelere yanıt olarak koruyucu bir refleks olarak aniden kapandığı bir durumdur. Geçici hava yolu tıkanıklığına ve nefes almada zorluğa neden olabilir.
- Ses Teli Felci**: Ses tellerini kontrol eden kaslar bozulursa (örneğin, cerrahi travma veya nörolojik bozukluklardan sonra), rima glottidis solunum sırasında düzgün açılmayabilir veya fonasyon sırasında düzgün kapanmayabilir, bu da ses kısıklığına, solunum güçlüklerine veya yutma sırasında etkisiz hava yolu korumasına yol açar.
Keşif
1. Antik Ses Anlayışı (MÖ 5. yüzyıl civarı)
- Hipokrat** ve diğer erken dönem Yunan hekimleri ses üretiminde gırtlağın önemini kabul etmişlerdir. Anatomik bilgi sınırlı olsa da, boğazın ve “nefes borusunun” ses üretiminde rol oynadığı anlaşılmıştır.
2. Galen’in Anatomik Anlayışları (MS 2. yüzyıl)
- Romalı bir hekim olan Galen, sesin anatomisinin anlaşılmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Gırtlak ve ses tellerinin (“vokal ligamentler” olarak adlandırdığı) konuşma üretimi için önemli olduğunu doğru bir şekilde tanımlamıştır. Çalışmaları yüzyıllar boyunca tıbbi düşünceye hakim olmuştur.
3. 1500s: Larinksin Detaylı Diseksiyonu
- Rönesans döneminde, Andreas Vesalius ve Bartolomeo Eustachi gibi anatomistler, gırtlak da dahil olmak üzere insan vücudunun ayrıntılı incelemelerine başladılar. Ses telleri de dahil olmak üzere gırtlağın ve yapılarının doğru tanımlarını yapan ilk kişiler arasındaydılar.
- Vesalius’un “De humani corporis fabrica ” (1543) adlı çalışması, larinksin yapısını ve işlevini açıklığa kavuşturan ayrıntılı anatomik çizimler sunmuştur.
4. 1854: Vokal Kıvrım Hareketlerinin İlk Doğru Tanımı
- İspanyol bir şarkıcı ve ses öğretmeni olan Manuel Garcia, gırtlağı görüntülemek için küçük bir diş aynası kullanarak ses kıvrımı hareketlerini doğrudan gözlemleyen ilk kişiydi. Bu kendi kendine deney, fonasyon sırasında ses kıvrımlarının hareketinin ilk doğru tanımına yol açmıştır.
5. 19. Yüzyıl: Laringeal Kasların ve Rima Glottidis’in Anlaşılması
- 19. yüzyılın ortalarında anatomistler rima glottidis’in kas kontrolünü tanımlamışlardır. Guillaume Duchenne ve diğerleri, posterior ve lateral krikoaritenoid kaslar gibi vokal kıvrımların açılıp kapanmasında rol oynayan kilit kasları tanımladılar. Bu anlayış, rima glottidis’in iki bölümünün ayırt edilmesine yardımcı oldu: pars intermembranacea ve pars intercartilaginea.
- Bu anlayıĢ aynı zamanda fısıldama, fonasyon ve nefes alma arasındaki fizyolojik farklılıklara da ıĢık tutmuĢtur.
6. 1897: Fonasyonda Aritenoid Kıkırdakların Tanımlanması
- Bir laringolog olan John N. Mackenzie, arytenoid kıkırdakların ses tellerinin hareketlerini kontrol etmedeki rolünün anlaşılmasına katkıda bulunmuş ve pars intermembranacea ile pars intercartilagineanın ses üretimine nasıl farklı katkılarda bulunduğuna dair daha fazla anatomik kavrayışa yol açmıştır.
7. 20. Yüzyıl: Laringeal Endoskopinin Gelişimi
- Esnek laringoskopun** 20. yüzyılın ortalarında icadı, konuşma, nefes alma ve fısıldama sırasında vokal kıvrımların ve rima glottidis’in doğrudan gözlemlenmesine olanak sağlamıştır. Bu ilerleme, ses teli işlevi, ses bozuklukları ve larinkse yönelik cerrahi yaklaşımların incelenmesinde devrim yarattı.
- yüzyılın sonlarında, videostroboskopi ses tellerinin hareketlerinin ağır çekim görselleştirilmesini sağlayarak fonasyon sırasında ses teli titreşimlerinin anlaşılmasını daha da geliştirmiştir.
8. 1950s: Laringeal Kasların Elektromiyografik Çalışmaları
- Laringeal kasların Elektromiyografi (EMG) çalışmaları, rima glottidis’in nöromüsküler kontrolünün anlaşılmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Bu çalışmalar, lateral krikoaritenoid (fonasyon sırasında pars intermembranacea’yı kapatmak için) ve posterior krikoaritenoid (solunum sırasında rima’yı açmak için) gibi bireysel kasların spesifik rollerinin tanımlanmasına yardımcı olmuştur.
9. 1980’ler-1990’lar: Fonasyonun Biyomekanik Modelleri
- 20. yüzyılın sonlarında, fonasyon sırasında rima glottidisin titreşim davranışını simüle etmek için vokal kıvrımların biyomekanik modelleri geliştirilmiştir. Bu modeller, vokal kıvrımların gerginliği ve kütlesindeki değişikliklerin ses üretimini nasıl etkilediğini açıklamak için sıvı dinamiği ve doku esnekliğini entegre etmiştir.
- Fonasyon eşik basıncı** (fonasyonu başlatmak için gereken minimum subglottik basınç) üzerine yapılan çalışmalar, rima glottidis konfigürasyonundaki ince değişikliklerin vokal verimliliği ve ses kalitesini nasıl etkilediğinin anlaşılmasına katkıda bulunmuştur.
10. 2000s: Cerrahi Tedavi ve Fonasyon Araştırmalarındaki Gelişmeler
- Mikrocerrahi** ve lazer cerrahisi alanındaki gelişmeler, ses kıvrımı patolojilerine hassas müdahaleler yapılmasını sağlayarak ses teli felci veya lezyonları gibi rima glottidis disfonksiyonu olan hastalarda daha iyi sonuçlar elde edilmesine yol açmıştır.
- Fısıldamanın** fizyolojisi ve konuşma mekaniği üzerine yapılan araştırmalar, fısıldama sırasında rima glottidisin (özellikle pars intermembranacea) kısmi kapanmasının tam fonasyondan nasıl farklı olduğunu ve bunun hava akışını ve sesi nasıl etkilediğini daha da detaylandırdı.
İleri Okuma
- Garcia, M. (1855). Observations on the Human Voice: Observed by Laryngoscopic Examination. Philosophical Transactions of the Royal Society of London, 145, 1-8.
- Mackenzie, J. N. (1897). Arytenoid Cartilages and their Role in Voice Production. Annals of Otology, Rhinology & Laryngology, 6(1), 241-247.
- Titze, I. R. (1980). The Physics of Small-Amplitude Oscillation of the Vocal Folds. Journal of the Acoustical Society of America, 67(3), 1364-1380.
- Shipp, T., Izdebski, K. (1975). Vocal Pitch and Intensity Regulation in Phonation. Journal of Phonetics, 3(4), 333-340.
- Hirano, M. (1977). Phonosurgery: Basic and Clinical Investigations. Otologia Fukuoka, 23, 239-440.
- Netterville, J. L., Woodson, G. E., et al. (1993). Anatomy and Physiology of the Larynx. Otolaryngology Clinics of North America, 26(4), 683-699.
- Rubin, H. J., Orlikoff, R. F. (1996). The Voice in Speech and Song: Biomechanical Models. Journal of Voice, 10(2), 133-143.
- Zemlin, W. R. (1997). Speech and Hearing Science: Anatomy and Physiology. Allyn & Bacon, 4th ed.
- Titze, I. R. (2000). Principles of Voice Production. National Center for Voice and Speech.
- Ruben, R. J. (2000). The Role of the Glottis in Phonation and Speech Production. Annals of Otology, Rhinology & Laryngology, 109(1), 27-31.
- Kaplan, S. L., Schuster, M. A. (2010). Laryngeal Physiology and Disorders in Children. Journal of Pediatric Otorhinolaryngology, 74(5), 466-473.