Seksin Beyninizde Meydana Getirdiği 8 Değişiklik

Seksin beyninizi nasıl etkilediğine dair kavrayışınızın gelişmesi cinsel hayatınızın sağlıklı bir şekilde sürmesine yardımcı olur. Bu durum aynı zamanda da sağlığınızın diğer kısımlarına dair size bilgi verir. Bilim insanları, seksin sırlarını keşfetmeye devam ederken, seks alanındaki araştırmalar da sürekli olarak gelişiyor. İşte bugüne kadar bilimsel araştırmalar sayesinde seks anındaki beynimize dair bildiklerimiz.

1) Seks Uyuşturucu Gibidir 

Cinsel birleşme iyi hissetmemize sebep olur. İşte seksi sevmemizin ve arzulamamızın sebebi de budur. Cinsel birleşmeden aldığımız zevk; büyük oranda beynimizin ödül merkezini aktifleştiren bir nörotransmitter olan dopamin salgılanmasından kaynaklıdır. Dopamin, aynı zamanda da uyuşturucu bağımlısı insanlarda oldukça yüksek seviyelerdedir.UCLA David Geffen School of Medicine’dan psikiyatri doçenti Timothy Fong; uyuşturucu almak ile seks yapmanın elbette ki aynı hisleri oluşturmadığını ancak her ikisinin de aynı beyin bölgelerini uyardığını söylüyor. Öte yandan, kafein, nikotin ve çikolata da beynin ödül merkezlerini uyarır.

2) Seks Antidepresan Etkisi Gösterir

University of Albany ‘de 2002 yılında yapılan ve 300 kadın üzerine yoğunlaşılan çalışmada; seks anında kondomkullanmayan kadınların kondom kullanan kadınlara kıyasla daha az depresif belirtilere sahip oldukları bulgusuna ulaşıldı. Araştırmacılar bu durumun menide bulunan ve seks sonrası vücut tarafından absorbe edilen östrojen veprostaglandin gibi çeşitli bileşenlerin antidepresan özellikte olmasından kaynaklandığını düşünüyorlar. Ekip; ciddi ilişki içerisinde olma ya da oral kontraseptif kullanımı gibi diğer şeylerin de hem duygu durumu hem de kondom kullanımını etkileyebileceğini doğruladılar. Ciddi ilişki içerisindeki insanlar için bu durum iyi haber olsa da, ciddi düşünmeyenlerin kondom kullanımını ihmal etmemeleri gerekiyor.

3) Seks Bazen Yatıştırıcı Olabilir

İyi hissettiren bu kimyasallar, cinsel birleşme anında patlama gösteriyor olabilir fakat, peki ya sonrasında? Araştırmacılara göre; seks sonrası hüzün (postkoital disfori) diye bir şey var. Bir çalışmaya katılan kadınların üçte biri; seks sonrası herhangi bir anda üzüntü deneyimlediklerini bildiriyorlar. Pişmanlık ya da zorlanmış (kendi kendini) olma hissi bu hüznün bir sebebi olabilir, ancak araştırmacılar bu durumun tam olarak neden ortaya çıktığını henüz açıklayamıyorlar.

4) Seks Ağrıyı Uzaklaştırıyor

Araştırmalara göre; cinsel birleşme ağrı semptomlarını uzaklaştırabilir. 2013 yılında Almanya’da yürütülen birçalışmada; migreni olan katılımcıların %60’ı ve küme tipi baş ağrısına (histamin baş ağrısı) sahip katılımcıların %30’u seks anında baş ağrısından kısmen ya da tamamen kurtulduklarını belirtiyorlar. Yapılan diğer çalışmalar ise;G noktası uyarılan kadınların ağrı eşiklerinin yükseldiğini ortaya koyuyor. Rutgers University’den profesör Beverly Whipple; bu durumun kadınları ağrıyı hissetmeleri için daha fazla uyarana ihtiyaç duyma noktasına çıkardığını söylüyor. Öte yandan araştırmacılar anne ve bebek arasındaki bağ olarak isimlendirilen oksitosin hormonunun da ağrıyı uzaklaştırmaya yardımcı olduğunu ileri sürüyorlar.

5) Seks Hafızanızı Temizleyebilir

Her yıl, her 100.000 insandan 7’si, anlık fakat geçici hafıza kaybı olan “küresel geçici amnezi” deneyimliyor. Bu durum; duygusal stres, ağrı, küçük çaplı kafa sarsıntıları ve sıcak ya da soğuk suya birden atlama gibi durumlarla ortaya çıkabildiği gibi coşkulu bir seks sonucunda da ortaya çıkabiliyor. Ortaya çıkan unutkanlık durumu birkaç dakika ya da birkaç saat boyunca sürebilir. Bu süre zarfında, kişi yeni hafızalar oluşturamaz ya da henüz gerçekleşmiş olayları hatırlayamaz. Ve işin güzel yanı ise; bu durum uzun vadeli etkilere sahip değil.

6) Seks Hafızanızı Güçlendirebilir

2010 yılında yapılan bir araştırmada, “kronik” olarak çiftleşen (günde bir kez 14 gün boyunca) farelerle, yalnızca tek seferlik çiftleşme yapmasına olanak sunulan fareler kıyaslandığında, “kronik” olarak çiftleşen farelerin; beynin hafıza ile ilişkili bölgesi olan hipokampuslerinde daha fazla nöron geliştirdikleri gözlemlendi. Bulgular farelerde yapılan ikinci bir çalışma ile de desteklendi. Ancak düzenli seksin insanlarda da aynı etkiyi oluşturup oluşturmadığı durumuna henüz bakılmış değil.

7) Seks Sakinleştiriyor

Düzenli seksin farelerde beyni güçlendirdiğinin ortaya koyulduğu aynı çalışmada farelerin aynı zamanda da daha az stresli oldukları gözlemlendi. Bu durum insanlar için de geçerli. Yapılan bir araştırmada; henüz yeni cinsel ilişki deneyimlemiş insanların cinsel ilişki deneyimlememiş insalara kıyasla stresli durumlara –örneğin; insanların önünde konuşma gibi– tepki oluşturmada daha iyi oldukları sonucuna ulaşıldı.  Peki seks stresi nasıl azaltıyor?Bu örnekte; kan basıncını düşürerek.

8) Seks Uykunuzu Getirir

Seksin kadınlara kıyasla erkeklerin uykusunu getirmesi daha yaygındır. Ve bilim insanları bu durumun sebebini şöyle açıklıyorlar: Beynin prefrontal korteks isimli bölgesi, boşalmanın ardından giderek yavaşlayan bir aktivite gösteriyor. Bu durum da oksitosin ve serotonin salınımıyla birlikte; “kıçını döndü ve yattı” sendromuna sebep olabilir.


Kaynak:

  1. Bilimfili,
  2. 8 Ways Sex Affects Your Brain. http://www.health.com/health/gallery/0,,20894914,00.html
  3. Gallup GG Jr, Burch RL, Platek SM. Does semen have antidepressant properties? Arch Sex Behav. 2002 Jun;31(3):289-93. PMID: 12049024
  4. Brian S. Bird, Robert D. Schweitzer & Donald S. Strassberg The Prevalence and Correlates of Postcoital Dysphoria in Women International Journal of Sexual Health Volume 23, Issue 1, 2011 pages 14-25 DOI:10.1080/19317611.2010.509689
  5. Wang YL, Yuan Y, Yang J, Wang CH, Pan YJ, Lu L, Wu YQ, Wang DX, Lv LX, Li RR, Xue L, Wang XH, Bi JW, Liu XF, Qian YN, Deng ZK, Zhang ZJ, Zhai XH, Zhou XJ, Wang GL, Zhai JX, Liu WY. The interaction between the oxytocin and pain modulation in headache patients. Neuropeptides. 2013 Apr;47(2):93-7. doi: 10.1016/j.npep.2012.12.003. Epub 2013 Jan 30.
  6. D Owen, B Paranandi, R Sivakumar, and M Seevaratnam Classical diseases revisited: transient global amnesia Postgrad Med J. 2007 Apr; 83(978): 236–239. doi: 10.1136/pgmj.2006.052472
  7. Maloy K, Davis JE. “Forgettable” sex: a case of transient global amnesia presenting to the emergency department. J Emerg Med. 2011 Sep;41(3):257-60. doi: 10.1016/j.jemermed.2008.02.048. Epub 2008 Oct 1.
  8. Benedetta Leuner , Erica R. Glasper , Elizabeth Gould Sexual Experience Promotes Adult Neurogenesis in the Hippocampus Despite an Initial Elevation in Stress Hormones Plos ONE  Published: July 14, 2010DOI: 10.1371/journal.pone.0011597
  9. Brody S. Blood pressure reactivity to stress is better for people who recently had penile-vaginal intercourse than for people who had other or no sexual activity. Biol Psychol. 2006 Feb;71(2):214-22. Epub 2005 Jun 14. PMID: 15961213
  10. Serge Stoléru, Véronique Fonteillea, Christel Cornélis, Christian Joyal , Virginie Moulier Functional neuroimaging studies of sexual arousal and orgasm in healthy men and women: A review and meta-analysis Neuroscience & Biobehavioral Reviews Volume 36, Issue 6, July 2012, Pages 1481–1509 doi:10.1016/j.neubiorev.2012.03.006

En Çok Bağımlılık Yapan 5 Uyuşturucu Madde

En çok bağımlılık yapan uyuşturucu maddeler nelerdir?

Soru oldukça basit görünebilir fakat cevap kime sorduğunuza göre değişiyor. Yapılan farklı araştırmaların ve sokaktaki insanların farklı bakış açılarıyla değerlendirdiğimizde; bir maddenin bağımlılık yapıcılık sırasında üst sıralara taşınması için verdiği zararların, beyindeki dopamin sistemi üzerinde olan etkilerinin, insanlara verdiği keyfin, yarattığı etkinin ne kadar sürede geçtiğinin ve maddenin ne kadar kolay bağımlılık yaptığının önemi var. Tabii ki başka etkenler de bağımlılık değerlendirmesi yaparken dikkate alınmalıdır.

Bazı bilim insanlarına göre de: ‘’bağımlılık yapmayacak uyuşturucu madde yoktur’’

Bu yazıda da, David Nutt ve çalışma arkadaşlarının konuda uzman bilim insanlarının görüşlerinden derlediği en çok bağımlılık yapan 5 maddeyi okuyabilirsiniz.

    1. Eroin

Bütün uzmanlar aynı fikirde olmasalar da, sıralamada ilk sırayı 3 üzerinden 2.5 puanla eroin alıyor. Bu uyuşturucu maddenin beyindeki dopamin seviyesini hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda %200’e kadar yükselttiğinin bulgularına ulaşıldı. Buna ek olarak da, hem bireye hem topluma en çok zarara sebep olan uyuşturucu maddelerden birinin eroin olduğunu söylemek mümkün. Çünkü eroin, uyuşmaya sebep olabilecek dozun yalnızca 5 katıyla ölüme sebebiyet verebiliyor.  Ayrıca 2009 yılı değerlendirmelerine göre eroinin dünya çapında 69 milyar dolarlık yasadışı pazarı mevcut.

    2. Alkol

En çok bağımlılık yapan ikinci uyuşturucu madde konu üzerine çalışma yapan araştırmacılara göre 3 üzerinden 2.2 oyla alkol. Yapılan laboratuar deneylerinin sonuçlarına göre, alkol kullanımı beyindeki dopamin seviyesini %40 ila %360 artırıyor. Ayrıca alkolün beyin üzerinde de birçok etkisi bulunuyor.

Alkol almış insanların %22’sinde, hayatlarının bir bölümünde alkol bağımlılığı görülüyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2002 yılında yaklaşık 2 milyar insan alkol kullanırken 2012 yılında 3 milyondan fazla insanın alkol sebebiyle hayatını kaybettiği biliniyor. Bazı uzmanlar tarafından da alkol, en çok zarar veren uyuşturucu madde olarak gösteriliyor.

    3. Kokain

Kokain doğrudan bir nörondan diğerine mesaj iletmek için beynin dopamin kullanımını etkiler. Esas itibarıyla kokain, beynin dopamin sinyallerini kapatmasını engelleyerek beynin ödül mekanizmasında anormal aktivasyon oluşturur. Hayvanlar üzerinde yapılan deneylere göre, kokain kullanımı ile beyindeki dopamin seviyesi üç katına çıkabilir. Tahminlere göre dünya çapında 14 ila 20 milyon insan kokain kullanıyor.

Taş kokain uzmanlar tarafından en çok zarar veren 3. uyuşturucu madde ve toz kokain de 5. en çok zarar veren uyuşturucu madde olarak değerlendiriliyor. Kokaini deneyen insanların %21’i hayatlarının bir döneminde kokain bağımlısı oluyorlar.

    4. Barbitürat

Anksiyete ve uyku sorunlarını tedavide kullanılan bu madde, çeşitli beyin bölgelerinin aktivasyonlarını durduruyor. Küçük dozları zindelik hissi ve mutluluk verirken aşırı dozları solunumu durdurduğu için ölümcül olabiliyor. Bu maddeye bağımlılık da oldukça yaygın, çünkü kolaylıkla elde edilebiliyor. Fakat son yıllarda tedavide kullanımı azaldığı için, ilaca olan bağımlılık da azalmaya başladı. Bu durum da, bağımlılığın iç yüzüne daha çok ışık tutuyor olabilir. Bir maddeye ulaşım ne kadar zorsa, yarattığı bağımlılık ve zarar da o kadar az oluyor.

    5. Nikotin

Bu listeyi okurken, eminiz ki, birçok insanın gözü nikotini daha üst sıralarda aramıştır. Fakat nikotin listeye 5. sıradan dahil oluyor.

Nikotin tütün içerisindeki bağımlılık yapıcı ana maddedir. Tütün kullanımı sırasında nikotin akciğerlerden çok hızlı şekilde absorbe edilerek beyne iletilir. Nikotin her ne kadar listemizde 5. Sırada olsa da, çok güçlü bağımlılık yapıcı madde olduğu artık herkes tarafından biliniyor. Yapılan araştırmalarda, tütün ürünlerini denemiş Amerikalıların 3’te 2’sinin hayatları boyunca nikotin bağımlısı olduğunun bulgularına ulaşılmış. Ayrıca 2030 yılı itibarıyla da, yıllık 8 milyon kişinin tütün kullanımından dolayı hayatını kaybedeceği öngörülüyor. Nikotin, beyindeki dopamin seviyesini %25 ila %40 arttırıyor.

 


Kaynak:

  1. Bilimfili,
  2. The Conversation, ”The five most addictive substances on Earth – and what they do to your brain”Retrieved from https://theconversation.com/the-five-most-addictive-substances-on-earth-and-what-they-do-to-your-brain-54862
  3. David Nutt, FMedSci, Leslie A King, PhD, William Saulsbury, MA, Prof Colin Blakemore, FRS Development of a rational scale to assess the harm of drugs of potential misuse Volume 369, No. 9566, p1047–1053, 24 March 2007 DOI: http://dx.doi.org/10.1016/S0140-6736(07)60464-4
  4. Roy A. Wise, Paola Leone, Robert Rivest and Kira Leeb Elevations of nucleus accumbens dopamine and DOPAC levels during intravenous heroin self-administration Synapse Article first published online: 12 OCT 2004 DOI: 10.1002/syn.890210207
  5. Hugh O. Pettit, Joseph B. Justice Jr Effect of dose on cocaine self-administration behavior and dopamine levels in the nucleus accumbens Brain Research Volume 539, Issue 1, 18 January 1991, Pages 94-102 doi:10.1016/0006-8993(91)90690-W
  6. Catalina Lopez-Quinteroa, José Pérez de los Cobosb, Deborah S. Hasina, c, Mayumi Okudaa, Shuai Wanga, Bridget F. Grantd, Probability and predictors of transition from first use to dependence on nicotine, alcohol, cannabis, and cocaine: Results of the National Epidemiologic Survey on Alcohol and Related Conditions (NESARC) Drug and Alcohol Dependence Volume 115, Issues 1–2, 1 May 2011, Pages 120–130 doi:10.1016/j.drugalcdep.2010.11.004
  7. Colin D Mathers , Dejan Loncar Projections of Global Mortality and Burden of Disease from 2002 to 2030 Plos  Published: November 28, 2006DOI: 10.1371/journal.pmed.0030442
  8. Daniele Lecca, Fabio Cacciapaglia, Valentina Valentini, Janne Gronli, Saturnino Spiga, Gaetano Di Chiara Preferential increase of extracellular dopamine in the rat nucleus accumbens shell as compared to that in the core during acquisition and maintenance of intravenous nicotine self-administration Psychopharmacology February 2006, Volume 184, Issue 3, pp 435-446 First online: 06 January 2006 DOI: 10.1007/s00213-005-0280-4
  9. F Weiss, M T Lorang, F E Bloom and G F Koob Oral alcohol self-administration stimulates dopamine release in the rat nucleus accumbens: genetic and motivational determinants. Pharmacology JPET October 1993 vol. 267 no. 1 250-258

Sigara İçmek Ruhsal Hastalıkları Tetikliyor mu?

Psikoz ve tütün tüketimi arasındaki ilişki uzun zamandır araştırılıyor. Sadece İngiltere’de, sigara içen insanların yüzde 42’sinin ruhsal sağlık problemleri var. Amerika’da ise, sigara içenler ülke ortalamasının yüzde 20’si gibi az bir oranda olsa da, şizofren hastalarının yüzde 80’i sigara kullanıyor. Bu durum yeni bir tartışmaya kapıyı araladı: Hangisi önce geliyor? Sigara içmek mi, ruhsal hastalıklar mı?

Lancet dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, tütün içmenin psikozun nedenlerinden biri olduğunu öne sürdü. 61 çalışmanın meta analizi tamamlanarak, psikoz teşhisi konulan insanların yüzde 57’sinin sigara içicisi olduğu, yani hastalıktan önceden sigara içtikleri gözlemlendi. Ancak, tabii ki dikkate alınmamış olan genetik faktörler de mevcut. Yani hastalığın teşhis edilmesinden önce sigaraya başlanmış olsa da, kişilerde psikozun bazı türleri için genetik yatkınlıklar da var olabilir.

Şizofren bireylerin sigara içme nedenlerinin: hastalıktan kaynaklı sıkıntıları hafifletmek, bozulmuş düşünceler gibi belirtilerin dindirilmesini kolaylaştırmak ve anti-psikotik ilaçların yan etkileriyle baş etmek olduğu düşünülüyor. Sigara bu durumlara karşı bir kendi kendini tedavi etme yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bu çalışmanın incelediği konu tam olarak bu değil.

Çalışmanın yapıldığı King College London sözcüsü yaptığı bir açıklamada “Bu bulgular, sigaranın piskoza neden olabileceğini göstererek, kendi kendine tedavi hipotezini sorguluyor,” dedi. “Psikozun ilk evresinde olan kişilerde sigara içme ihtimali üç kat daha fazlaydı. Buna ek olarak, araştırmalar sonucunda, sigara tiryakilerinin, sigara içmeyenlere göre ortalama bir yıl daha önce psikotik hastalığa yakalandığı gözlendi.”

Beyindeki dopamin fazlalığı şizofreni gibi psikozların en iyi açıklaması olarak görülüyor. Beynin ön tarafında fazla miktarda bulunan dopamin, kuruntulara ve halüsinasyonlara neden olabiliyor. Bu tez, beyindeki dopamin miktarının değiştirildiği deneylerle kanıtlanmıştır. Dopamin-bloke edici ilaçlar şizofreniden kaynaklı belirtileri yumuşatırken, dopamini arttırmak hastaları daha kötü hale getirmektedir. Sigaradaki nikotin ise beynin daha fazla dopamin salgılamasına neden olmaktadır.

Cardiff Üniversitesi’nden Dr. Michael Owen konuyla ilgili olarak: “Aslında rastgele seçilmiş denemeler yapmadan bu nedenselliği kanıtlamak oldukça zor,” diyor. Ruh hastalıklarının gelişimini incelemenin oldukça karmaşık bir süreç olduğu bir gerçek ve buna katkı sağlayan bütün farklı nedenleri ayrı ayrı incelemek de oldukça zor. Bu yüzden, araştırmacılar, bir bağlantı olabileceğinin söylenmesine rağmen hiçbir şeyin sonuçlanamadığını ve daha yapılacak çok iş olduğunu önemle vurguladılar.

University College London’da Psikiyatri dalında öğretim görevliliği yapan, Michael Bloomfield, “Bu yeni çalışma, önceden yayımlanmış olan istatiksel analiz içeren bilimsel verilerle birleştirilmiştir. Eski analiz, sigara içmenin, hayatın ilerleyen zamanlarında şizofreniye yakalanma riskini artırdığı ortaya çıkarmıştı,” dedi. “Ancak, şizofreniye yakalanan insanların da sigaraya başlayabileceği üzerine olan hipotez hala mümkünken, bilim adamları sigara şizofreni riskini kesinlikle artırıyor diyecekler ise, çok daha fazla araştırma yapmak gereklidir.”

 


Kaynak: Bilimfili, “Schizophrenia Linked To Smoking,” http://www.iflscience.com/brain/why-are-schizophrenia-and-smoking-linked

Referans : Pedro Gurillo, Sameer Jauhar, Robin M Murray, James H MacCabe. “Does Tobacco Use Cause Psychosis? Systematic Review And Meta-analysis,” The Lancet, 2015, DOI: http://dx.doi.org/10.1016/S2215-0366(15)00152-2

Nikotin

Nikotin, sakız, pastiller, dil altı tabletleri, transdermal bantlar, oral spreyler ve inhalerler (Nicorette®, Nicotinell®, jenerikler) formunda mevcuttur. İlk nikotin replasman preparatı 1978’de İsviçre’de onaylandı.

  • Nikotin, yoksunluk semptomlarını hafifletmek için sigara bırakmanın bir parçası olarak uygulanan alkaloidler grubundan psikoaktif ve uyarıcı bir ajandır.
  • Nikotin replasman tedavisi, sigarayı bırakma olasılığını artırır.
  • Sakız, transdermal bantlar ve oral spreyler gibi çeşitli ürünler mevcuttur.
  • Tedavinin sonlarına doğru nikotin dozu kademeli olarak azaltılır ve son olarak ürünler kesilir.
  • En yaygın olası yan etkiler arasında baş ağrısı, hıçkırık, öksürük, ağız ve boğazın iç yüzeyinde tahriş ve mide-bağırsak şikayetleri bulunur.

Kimya

  • Nikotin (C10H14N2, Mr = 162.2 g / mol), renksiz ila kahverengimsi, viskoz, higroskopik, suda çözünür uçucu bir sıvı olarak oluşur. Bir N-metilpirolidin ve piridin türevidir ve saf S-enantiyomer olarak kullanılır.
  • Nikotin, itüzümü ailesinden tütün bitkisinde (Nicotiana tabacum, Nicotiana rustica) oluşan doğal bir alkaloiddir. Bazı ilaçlar, zayıf katyon değiştiricili bir nikotin kompleksi olan nikotin reçinesi içerir.
    • Tütün ürünlerinde ve gölgede büyüyen diğer bitkilerde az olmak üzere bulunan bir alkoloiddir.

Farmakoloji

Etki mekanizması
  • Nikotin, psikoaktif, uyarıcı, aktive edici, gevşetici ve anksiyete önleyici özelliklere sahiptir.
  • Uyanıklığı ve konsantrasyonu teşvik eder. Etkileri, diğer şeylerin yanı sıra, nikotinik asetilkolin reseptörlerine bağlanmaya ve merkezi sinir sisteminde dopamin ve serotonin gibi nörotransmiterlerin artan salınımına dayanır.
  • Nikotin, yoksunluk belirtilerini azaltmak için sigarayı bırakma sürecinin bir parçası olarak verilir. Sigarayı tamamen bırakma olasılığını artırır.
  • Nikotin replasman ürünlerinin farmakokinetiği sigaradan farklıdır. Ürünlerdeki nikotin beyindeki etki bölgesine oral mukoza veya deri yoluyla çok daha yavaş ulaşır. Plazma konsantrasyonları daha düşüktür ve etkiler daha uzun sürer. Sigara içerken, akciğerlerdeki nikotin hızla yüksek konsantrasyonlara dolaşıma ve merkezi sinir sistemine ulaşır.
Farmakodinamik

Nikotin, PSS ve MSS’deki nikotinik asetilkolin reseptörlerini uyarır. Farmakolojik etkiler, nikotin dahil çok çeşitlidir:

  • Artmış katekolamin salınımı, yani. Adrenal medulla kaynaklı adrenalin ve hipotalamustan noradrenalin.
  • Kan basıncında ve kalp atış hızında artışla birlikte sempatik tonda merkezi artış
  • Mide asidi sekresyonunda artış, mukoza zarlarına kan akışında azalma. Bunun ülserojenik bir etkisi vardır
  • Tremor ve konsantrasyonda artış ile merkezi sinir sisteminde (düşük dozlarda) merkezi uyarıcı etki
  • Solunum hızında artış

Sakızdaki nikotin, ağzınızı kaplayan kan damarları yoluyla sisteminize girer. Sakızı hızlı çiğnerseniz, nikotin doğrudan ağzınızdaki tükürüğe salınır ve onu yutarsınız. Bu durum mide ağrısına, hıçkırığa veya mide ekşimesine neden olabilir.

Standart ders kitapları, veri tabanları ve güvenlik formları sürekli olarak yetişkinler için öldürücü dozun 60 mg veya daha az (30-60 mg) olduğunu belirtmekte ve beş sigara veya 10 ml seyreltik nikotin içeren çözeltinin yutulmasının bir yetişkini öldürebileceğine dair güvenlik uyarılarına yol açmaktadır. 60 mg’lık doz, yaklaşık 0,8 mg/kg’lık bir oral LD50’ye karşılık gelecektir; bu doz, laboratuvar hayvanları için belirlenen ve 3,3 (fare) ile 50 mg/kg (sıçan) arasında değişen değerlerden oldukça küçüktür.

Klinik

Endikasyon

  • Nikotin bağımlısı içicilerde sigarayı bırakmayı desteklemek için.
  • Yoksunluk belirtilerini azaltarak bağımlılık yapıcı davranışı ve sigara tüketimini azaltmak.
Dozajlama

Uzman bilgilerine göre dozajlanır. Doz, nikotin bağımlılığına bağlıdır. Tedavinin sonuna doğru nikotin dozu sürekli olarak azaltılır ve son olarak ikame ürünler tamamen kesilir.

Farklı ihtiyaçlar ve sigara içen tipler için farklı dozaj formları mevcuttur:

SakızKlasik dozaj formu, gerektiğinde kullanımı kolay
Transdermal bantSürekli uzun vadeli etki (24 saat), sağduyulu ve kullanımı kolay
Ağız spreyi1 dakika sonra hızlı etki başlangıcı
İnhalasyon cihazlarıBir sigara gibi elleri meşgul eden ürünler
Pastiller, dil altı tabletlerBelirgin, kolay uygulama
Kötüye kullanma

Nikotin replasman ürünleri prensipte uyarıcı ve sarhoş edici olarak kötüye kullanılabilir. Bununla birlikte, farklı farmakokinetiklerden dolayı bağımlılık potansiyeli daha düşüktür.

  • Paket yılı veya İngilizce pack year, kısaca py, sigara içenlerin duman dozunun açıklandığı birimdir. Bu, tüketilen sigara sayısını tahmin etmek için kullanılabilir. Her sigaradaki nikotin miktarı 6.17 ile 12.65 mg arasındaydı.
    • Günde içilen sigara paketi sayısı, içilen yıl sayısı ile çarpılarak paket yılı sayısı hesaplanır. Tutarsız paket boyutları nedeniyle, genellikle paket başına 20 sigara kabul edilir.
    • Paket yılı sayısı = (günde içilen sigara paketleri) × (sigara içilen yıl sayısı)
      • Örneğin bir hasta 5 yıl boyunca günde 2 paket veya 10 yıl boyunca günde 1 paket içmişse 10 paket yılı vardır.
  • Paket yılı sayısı bronşiyal karsinom veya kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) geliştirme riski için kritiktir.

Kontrendikasyon

  • Sigara içmeyen
  • 12 yaşın altındaki çocuklar
  • hamilelik ve emzirme dönemi

İhtiyati tedbirlerin tamamı tıbbi ürün bilgi sayfasında bulunabilir.

Etkileşimler

Sigara dumanının solunması, metabolik izoenzim CYP1A2’yi indükler. Sigara içilmezse, bu indüksiyon kaybolur ve CYP1A2 substratlarının plazma konsantrasyonu artırılabilir (örn. Teofilin, klozapin, ropinirol).

Yan etkiler

  • En yaygın olası yan etkiler arasında baş ağrısı, hıçkırık, öksürük, ağız ve boğazın iç yüzeyinde tahriş ve mide-bağırsak şikayetleri bulunur.
  • Maddeler çocukların erişiminden uzak tutulmalıdır. Nikotin, küçük dozlarda bile ölümcül olabilen güçlü bir zehirdir.
  • Bir yetişkin için ölümcül doz vücut ağırlığının kilogramı başına yaklaşık 1 mg’dır.
  • İkame müstahzarlarla nikotin arzı, sağlığa sigaradan çok daha az zararlıdır. Bununla birlikte, bilimsel literatürde, nikotinin kendisinin, örneğin karşılık gelen metabolitlerin oluşumu nedeniyle bir kanserojen olarak aktif olabileceğine dair göstergeler vardır (örn.Suzuki ve diğerleri, 2018; Stepanov ve diğerleri, 2009; Campain, 2004). Bu nedenle, ikame müstahzarlar sadece öngörülen kullanım süresi boyunca kullanılmalıdır.

Tarih

  • 1) Tütün bitkisi en geç 10. yüzyıldan itibaren Amerika’da Mayalar tarafından ritüel olarak tüketiliyordu.
  • 2) 1492’de Kristof Kolomb, Yeni Dünya’ya geldiğinde kurutulmuş tütünle sunuldu.
  • 3) Fransa’nın Portekiz Büyükelçisi Jean Nicot de Villemain, Nicotiana tabacum tohumlarını 1560 yılında Fransız kralına göndererek tıbbi kullanımlarını teşvik etti.
  • 4) Nikotin ilk olarak 1828’de kimyager Karl Ludwig Reimann ve doktor Christian Wilhelm Posselt tarafından Heidelberg Üniversitesi’ndeki bir yarışmanın parçası olarak Nikotianin adı altında izole edildi; adı Jean Nicot‘dan sonra seçtiler.
  • 5) Kimyasal yapı, Adolf Pinner ve Richard Wolffenstein tarafından netleştirildi.
  • 6) 1851’de Belçikalı kimyager Jean Servais Stas, Hippolyte Visart de Bocarmé’nin kurbanı Gustave Fougnies’i nikotinle zehirlediğini kanıtladı.

Click here to display content from YouTube.
Learn more in YouTube’s privacy policy.