“Nocebo” kelimesi, “zarar vereceğim” anlamına gelen Latince “nocēbō” kelimesinden gelir. “Memnun edeceğim” anlamına gelen “placebo” kelimesinin karşılığıdır. Nocebo terimi, 1961’de Walter Kennedy tarafından yararlı, sağlıklı, hoş veya arzu edilen bir etki yaratabilen bir madde olan placeo’dan (Latince placebo, ‘memnun edeceğim’, ‘lütfen’) karşılığını belirtmek için icat edildi.

Nocebo etkisi, bireyin bir tedaviye ilişkin olumsuz beklentilerinin daha olumsuz sonuçlara veya olumsuz etkilere yol açması olgusunu ifade eder. Genellikle olumlu beklentilerin hastanın durumunda iyileşmeye yol açtığı plasebo etkisinin karşıtı olarak kabul edilir. Her iki etki de sağlık ve tedavi sonuçları bağlamında algı ve beklentinin güçlü rolünü göstermektedir.

Tıbbi tedavi bağlamında, nocebo etkisi, bireylerin tedavi hakkındaki olumsuz beklentileri veya inançları nedeniyle beklenen yan etkileri, semptomların kötüleşmesini veya tedavinin yararlı etkisinin azalmasını deneyimlemelerine neden olabilir. “Nocebo” terimi Latince “zarar vereceğim” anlamına gelir ve “memnun edeceğim” anlamına gelen “plasebo” ile zıtlık oluşturur.

Klasik bir örnek, bir hastaya potansiyel yan etkiler hakkında bilgi verildikten sonra, plasebo (yani aktif bileşen içermeyen bir şeker hapı) verilmiş olmasına rağmen, bir ilacın yan etkilerini deneyimlemesidir.

Sağlık hizmeti sağlayıcılarının hastalarla iletişim kurarken, özellikle de tedavinin potansiyel yan etkilerini tartışırken, nocebo etkisi potansiyeline dikkat etmeleri gerekir. Aynı zamanda bunu, bilgilendirilmiş onam alma ve tedavinin potansiyel risklerini tartışma yönündeki etik gereklilikle dengelemelidirler.

Etki mekanizması

Plasebo etkisinin karşılığı olan nocebo etkisi, bir tedavinin olumsuz beklentileri veya algılarının olumsuz yan etkilere yol açmasıdır. Bu, plasebo etkisi gibi bir zihin-beden etkileşimi olgusudur. Nocebo etkisinin arkasındaki kesin mekanizmalar tam olarak anlaşılmasa da, psikolojik ve nörobiyolojik faktörler de dahil olmak üzere birkaç hipotez vardır.

Psikolojik Faktörler: Nocebo etkisi, olumsuz telkin veya beklenti sonucunda ortaya çıkabilir. Örneğin, bir hastaya ilacın bazı yan etkilerinin olabileceği söylenmişse, verilen ilaç plasebo olsa bile beklentisi nedeniyle bu yan etkileri yaşayabilir. Buna kaygı ve korkunun aracılık ettiği düşünülmektedir. Benzer tedavilerle önceki olumsuz deneyimlerden de etkilenebilir.

Nörobiyolojik Faktörler: Nörobiyolojik olarak nocebo etkisinin, nörotransmiterler ve beyin bölgelerinin karmaşık bir etkileşimini içerdiği düşünülmektedir. En iyi çalışılmış mekanizma, nocebo etkisini kolaylaştırdığı görülen bir nöropeptit olan kolesistokinin (CCK) içerir. CCK, kaygı tepkisini ve ağrı iletimini artırarak negatif belirtilerde artışa yol açıyor gibi görünüyor.

Endojen Opioidler ve Dopamin: Endojen opioidlerin ve dopaminin, tıpkı plasebo etkisinde olduğu gibi, nocebo etkisinde rol oynadığına dair bazı kanıtlar da vardır. Opioidler genellikle ağrının azaltılmasında yer alırken, bazı durumlarda paradoksal olarak ağrıyı artırarak nocebo etkisine katkıda bulunabilirler. Benzer şekilde, tipik olarak ödül ve olumlu beklentilerle ilişkilendirilen dopamin, belirli koşullar altında olumsuz beklentilerde rol oynayabilir.

Genel olarak, nocebo etkisi, tam olarak anlaşılmayan psikolojik ve fizyolojik faktörlerin karmaşık bir etkileşimini temsil eder.

Tarih

Nocebo’nun tarihi, placebo’nun tarihiyle yakından bağlantılıdır. Plasebolar yüzyıllardır kullanılmaktadır ve başlangıçta sadece bir hastaya iyileşme beklentisi sağlayarak çalıştıkları düşünülmüştür. Ancak plaseboların herhangi bir etken madde içermemelerine rağmen aslında vücut üzerinde fiziksel bir etkiye sahip olabileceği artık açıktır.

Nocebo etkileri ilk olarak 1900’lerin başında tanımlandı, ancak 1960’lara kadar yaygın olarak bilinmedi. 1961’de Kennedy, nocebo terimini icat ettiği ve fenomeni ayrıntılı olarak tanımladığı bir makale yayınladı. Kennedy, nocebo etkilerinin, plasebo etkilerinin neden olduğu aynı psikolojik mekanizmalardan kaynaklandığını, ancak bunların ters yönde çalıştığını savundu.

Nocebo etkileri, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir:

  • Beklentiler: Bir hasta olumsuz bir yan etki yaşamayı beklerse, bunu yapma olasılığı daha yüksektir.
  • Öneri: Bir hastaya olumsuz bir yan etki yaşama ihtimalinin yüksek olduğu söylenirse, bunu yapma olasılığı daha yüksektir.
  • Korku: Bir hasta olumsuz bir yan etki yaşamaktan korkarsa, bunu yapma olasılığı daha yüksektir.

Nocebo etkileri çok gerçek olabilir ve hastanın sağlığı üzerinde önemli bir etkisi olabilir. Örneğin, bir ilaç aldıktan sonra mide bulantısı yaşamayı bekleyen bir hastanın, ilaç mide bulantısına gerçekten neden olmasa bile, bunu yapma olasılığı daha yüksektir.

Nocebo etkisi riskini azaltmak için yapılabilecek birkaç şey vardır:

  • Hastaları eğitmek: Hastalar nocebo etkileri ve bunların neden olabileceği konusunda eğitilmelidir.
  • Beklentileri yönetmek: Hastalar, tedavinin riskleri ve yararları hakkındaki beklentileri yönetilmelidir.
  • Korkuyu azaltmak: Hastalara yan etki korkularını azaltmaları için yardım edilmelidir.

Nocebo etkileri karmaşık bir fenomendir ancak plasebo etkisinin önemli bir parçasıdır. Nocebo etkilerini anlayarak, plaseboların nasıl çalıştığını ve tedavinin olumsuz yan etki riskini nasıl azaltacağımızı daha iyi anlayabiliriz.

Kaynak:

  1. Häuser W, Hansen E, Enck P. Nocebo phenomena in medicine: their relevance in everyday clinical practice. Dtsch Arztebl Int. 2012;109(26):459-65.
  2. Benedetti F, Amanzio M. The Neurobiology of Placebo and Nocebo: How Expectations Influence Treatment Outcomes. In: Guess HA, Kleinman A, Kusek JW, Engel LW, eds. The Science of the Placebo: Toward an Interdisciplinary Research Agenda. BMJ Books; 2002.
  3. Benedetti F, Lanotte M, Lopiano L, Colloca L. When words are painful: unraveling the mechanisms of the nocebo effect. Neuroscience. 2007;147(2):260-271.
  4. Colloca L, Miller FG. The nocebo effect and its relevance for clinical practice. Psychosom Med. 2011;73(7):598-603.