Ana Hint-Avrupadaki *sa– “tatmin olmak” → Latincede satur “doymuş, tıka basa dolu,” → saturare “Doldurmak, doyurmak, ıslatmak” → saturationem (nominatif saturatio) → İngilizcede 1550’lerde saturate.
Bkz; Satür-asyon
Anlamları:
- Doyma eylemi veya doyma süreci
- (fizik) Nedensel bir kuvvette yeterli bir artıştan sonra, sonuçta ortaya çıkan etkide başka bir artışın mümkün olmadığı durum; Örneğin. Daha fazla mıknatıslanamayan ferromanyetik bir malzemenin durumu
- (kimya) Doymuş bir çözeltinin durumu
- (kimya) Çift veya üçlü bağı olmayan organik bir bileşiğin durumu
(meteoroloji) Su buharı ile doyurulduğunda atmosferin durumu; % 100 nem - (sanat) Bir rengin yoğunluğu veya canlılığı.
- (renk) Kromatik saflık; Beyaz ile seyreltme özgürlüğü.
- Askeri bir hedefi yok etmek amacıyla yoğun bombardımanı
- Bir pazarın satılabilecek tüm ürünlerle dolması
- (müzik) Öncelikle heavy metal müziğinde kullanılan bir elektro gitarın sesine etkisi
- (telekomünikasyon) Sistemin bir bileşeninin maksimum trafik işleme kapasitesine, yani devre başına bir erlang’a erişme koşulu.
- (telekomünikasyon) Doğrusal bir amplifikatör gibi doğrusal bir aygıtın çıkışının, giriş sinyali arttığında girişin doğrusal bir işlevi olmaktan önemli ölçüde saptığı nokta.