Tanım ve Terminoloji
Tokoliz, erken doğum eylemini (preterm doğum tehdidi, PDT) belirli bir süre geciktirmek amacıyla uterus düz kasının kasılabilirliğini farmakolojik yollarla azaltan veya geçici olarak ortadan kaldıran tıbbi girişimlerin genel adıdır. “Tokoliz” sözcüğü, Yunanca tókos (τόκος, “doğum”) ve lýsis (λύσις, “gevşeme/çözülme”) köklerinden türemiştir. Klinik hedef, çoğu zaman fetüse antenatal kortikosteroid uygulaması için en az 48 saat, mümkünse 7 güne kadar zaman kazandırmak ve annenin uygun yenidoğan yoğun bakım (YYBÜ) altyapısına sahip bir merkeze maternal transportunu sağlamaktır. Tokoliz, doğrudan neonatal mortaliteyi tek başına düşürmekten ziyade, zaman kazanma stratejisinin bir bileşeni olarak kurgulanır.
Tarihçe ve Gelişim Çizgisi
- yüzyılın ikinci yarısında β-adrenerjik agonistlerin uterin gevşemeye yol açtığının gösterilmesi, ilk yaygın tokolitik uygulamaları başlatmıştır. Bunu prostaglandin sentezinin inhibisyonu (NSAİİ), L-tip kalsiyum kanallarının blokajı (nifedipin), oksitosin reseptör antagonizmi (atosiban) ve magnezyumun kalsiyum antagonist etkisinin klinik kullanımı izlemiştir. Güncel yaklaşım, etkinlik–güvenlik dengesini gözeterek kısa süreli, hedefe yönelik tokolize öncelik verir; uzun süreli “idame” tokolizi için kanıt temeli sınırlıdır.
Uterin Kasılmanın Fizyolojisi: Biyokimyasal Temeller
Uterus düz kasının kasılması; hücre içine kalsiyum iyonu girişi (L-tip kanallar), miyozin hafif zincir kinazının (MLCK) aktivasyonu, aktomiyozin çapraz köprü oluşumu ve gap junction (connexin-43) aracılı elektriksel eşgüdüm ile sağlanır. Prostaglandinler (özellikle PGE₂ ve PGF₂α) ve oksitosin, bu kaskadı güçlendirir. cAMP ve cGMP artışı ise MLCK aktivitesini baskılayarak gevşeme sağlar. Tokolitik ilaç sınıfları bu düğüm noktalarına müdahale eder:
- β₂-agonistler → cAMP artışı ile MLCK inhibisyonu
- Kalsiyum kanal blokerleri → Ca²⁺ girişinin kısıtlanması
- NSAİİ (COX inhibitörleri) → prostaglandin sentezinin azaltılması
- Oksitosin reseptör antagonisti → OXTR üzerinden uyarının kesilmesi
- Magnezyum → işlevsel kalsiyum antagonizmi ve nöromüsküler transmisyon modülasyonu
Klinik Endikasyonlar ve Hedefler
- Endikasyon: 24–34 (bazı rehberlerde 36) gebelik haftası arasında, servikal değişiklikle birlikte düzenli uterin kasılmalar varlığında erken doğum tehdidi; fetal membranların sağlam olduğu olgularda daha nettir.
- Birincil hedefler:
- Antenatal kortikosteroid uygulaması için 48 saatlik pencere,
- Anne nakli ile uygun YYBÜ’ye erişim,
- Eşlik eden durumların (ör. ağır anemi, diyabetik ketoasidoz) stabilizasyonu.
- Görece yarar–zarar: 34–36^+6 haftalarda yarar azalır; ≥37 haftada rutin tokoliz önerilmez.
Kontrendikasyonlar
- Maternal: Şiddetli preeklampsi/eclampsia, hemodinamik instabilite, belirgin kanama ve plasenta dekolmanı, ağır kardiyak hastalık, sepsis/klinik korioamnionit, tedaviye dirençli hipertansiyon, bilinen ilaç kontrendikasyonları.
- Fetal: İntrauterin fetal ölüm, letal fetal anomaliler, belirgin non-reassuring fetal durum (örn. kalıcı bradikardi, sinüzoidal FKH).
- Doğum gerekliliği: İlerlemiş doğum eylemi ve doğumun geciktirilmesinin anne veya fetüse net zarar vereceği durumlar.
Tokolitik İlaç Sınıfları: Etki Mekanizmaları, Doz Prensipleri, İzlem
Aşağıdaki bilgiler klinik eğitim amaçlı özet niteliğindedir; doz ve protokoller kurum rehberlerine göre değişebilir.
1) β-Adrenerjik Reseptör Agonistleri (terbutalin, ritodrin*)
Mekanizma: β₂ reseptör aktivasyonu → adenilat siklaz → cAMP artışı → MLCK inhibisyonu → gevşeme.
Uygulama: Terbutalin sıklıkla subkutan (örn. 0,25 mg) veya kısa süreli IV; ritodrin birçok ülkede artık kullanılmamaktadır.
Yan etkiler (maternal): Çarpıntı, taşikardi, tremor, anksiyete, hiperglisemi, hipokalemi, nadiren pulmoner ödem ve aritmi.
Fetal: Taşikardi, geçici hiperinsülinemi.
Not: Kardiyak hastalık, hipertiroidizm ve kötü kontrollü diyabette dikkat; magnezyum veya kalsiyum kanal blokerleri ile birlikte ağır hipotansiyon/ileti bozukluğu riski artabilir.
*Ritodrin birçok bölgede güvenlik/yan etki profili nedeniyle piyasadan çekilmiştir.
2) Kalsiyum Kanal Blokerleri (nifedipin)
Mekanizma: L-tip kalsiyum kanallarının blokajı → hücre içine Ca²⁺ girişi azalır.
Uygulama: Ağızdan “yükleme” (örn. 20–30 mg) ardından idame (örn. 10–20 mg 6–8 saatte bir); kısa süreli kullanım.
Yan etkiler (maternal): Hipotansiyon, baş ağrısı, yüzde kızarma, baş dönmesi, bulantı.
Fetal: Genellikle iyi tolere edilir; maternal hipotansiyon derinse fetal distrese neden olabilir → FKH izlem önerilir.
Not: Şiddetli aort stenozu, belirgin hipotansiyon varlığında kaçınılır; magnezyumla birlikte uygulamada iletim bozukluğu ve kas güçsüzlüğü riski nedeniyle yakın izlem gerekir.
3) NSAİİ / COX İnhibitörleri (indometasin)
Mekanizma: COX-1/COX-2 inhibisyonu → prostaglandin sentezi azalır → servikal olgunlaşma ve miyometriyal aktivite baskılanır.
Uygulama: Kısa süreli (çoğunlukla ≤48–72 saat) ve erken gebelik haftalarında (yaygın olarak <32 hafta) tercih; örn. 50–100 mg yükleme (PO/PR), ardından 25–50 mg 6 saatte bir.
Yan etkiler (maternal): Bulantı, gastrik irritasyon, nadiren böbrek işlev bozukluğu.
Fetal/Neonatal: Duktus arteriozus daralması, oligohidramniyos, neonatal böbrek yetmezliği.
Not: 32. haftadan sonra duktal etkiler belirginleştiği için kaçınılır; amniyotik sıvı ve (uzayan kullanımda) duktal akım ekokardiyografi ile izlenebilir.
4) Magnezyum Sülfat
Mekanizma: Fonksiyonel kalsiyum antagonizmi; nöromüsküler kavşak ve voltaj kapılı kanallar üzerinden membran stabilizasyonu.
Klinik rol: Akut tokolizde sınırlı; esas olarak <32–34 haftada fetal nöroproteksiyon amacıyla (serebral palsi riskini azaltma) kullanılır.
Uygulama (nöroproteksiyon örneği): 4 g IV yükleme, ardından 1 g/saat idame; doğum gerçekleştiğinde veya 24 saatte sonlandırma.
Yan etkiler (maternal): Yüzde kızarma, terleme, bulantı, arefleksi, solunum depresyonu (yüksek düzey); antidot: kalsiyum glukonat.
Fetal/Neonatal: Doğumda geçici hipotoni ve solunum depresyonu görülebilir.
5) Oksitosin Reseptör Antagonistleri (atosiban)
Mekanizma: OXTR blokajı ile oksitosin aracılı miyometriyal kasılmanın inhibisyonu.
Uygulama: IV bolus (örn. 6,75 mg) → 3 saat 18 mg/saat, ardından 6 mg/saat (toplam ≤45 saat).
Yan etkiler (maternal): Nadir ve genellikle hafif (bulantı, baş ağrısı).
Fetal: Klinik olarak anlamlı advers etki bildirimleri azdır.
Not: Avrupa’da yaygın; bazı ülkelerde ruhsatlı değildir. Etkinlik açısından “doğumu geciktirme” hedefini nifedipin ve NSAİİ ile benzer ölçüde karşılar; güvenlik profili olumlu kabul edilir.
6) Diğerleri (gliseril trinitrat, nitrik oksit vericileri)
Baş ağrısı ve hipotansiyon nedeniyle pratikte sınırlı, rutin kullanım önerilmez.

Uygulama İlkeleri ve İzlem
- Tedavi süresi: Primer hedefe ulaşmak için genellikle 48 saat; gerekirse 7 güne kadar dikkatle uzatılabilir.
- İdame tokolizi: İlacı günler–haftalar boyu sürdürmenin uzun dönem neonatal yararı kanıtlı değildir; rutin önerilmez.
- İzlem:
- Anne: Kan basıncı, nabız, solunum, idrar çıkışı; β-agonistlerde glisemi ve potasyum; magnezyumda refleks ve respirasyon.
- Fetus: Kardiyotokografi (FKH paternleri), gerekli hâllerde biyofizik profil; NSAİİ kullanılıyorsa AFI ve gerekirse duktal akım.
- Eşlik eden bakımlar:
- Antenatal kortikosteroidler (betametazon veya deksametazon protokolleri).
- GBS profilaksisi, uygun olgularda.
- Tokoliz + PPROM: Koroamnionit yoksa kısa süreli tokoliz, steroid ve transport için seçilmiş olgularda düşünülebilir; uzun süreli kullanım önerilmez.
Haftaya Göre Pratik Yaklaşım (özet şema mantığı)
- <24 hafta: Viabilite sınırı ve bireyselleştirilmiş danışmanlık; rutin tokoliz çoğu rehberde önerilmez.
- 24–34 hafta: Tokolizin asal hedef grubu; steroid penceresi ve transport için kısa süreli uygulama.
- 34–36^+6 hafta: Seçilmiş olgularda yarar–risk değerlendirmesi; çoğu durumda yarar sınırlıdır.
- ≥37 hafta: Rutin tokoliz önerilmez.
Ajan Seçimi: Etkinlik–Güvenlik Dengelemesi
- Birinci basamak olarak birçok merkezde nifedipin ya da atosiban tercih edilir (kurumsal alışkanlık, maliyet ve ruhsat durumuna bağlı).
- <32 hafta, kısa süreli kullanım ve uygun izlemle indometasin seçilebilir.
- β-agonistler, belirli akut durumlarda kısa köprüleme için düşünülebilir ancak yan etki yükü daha fazladır.
- Magnezyum sülfat, fetal nöroproteksiyon amacıyla eşzamanlı uygulanabilir; primer tokolitik olarak tek başına tercih edilmez.
Çoklu Gebelik, Eşlik Eden Hastalıklar ve Özel Durumlar
- İkiz/çoğul gebelik: Erken doğum riski yüksektir; yan etki profilleri (özellikle β-agonistler) daha belirgin olabilir; ajan seçimi konservatif yapılmalıdır.
- Hipertansiyon/preeklampsi: Nifedipin–magnezyum birlikte izlem gerektirir; ağır preeklampside doğum çoğu zaman geciktirilmez.
- Diyabet/tirotoksikoz: β-agonistlerden kaçınma eğilimi.
- Fetal büyüme geriliği veya belirgin fetal distres: Tokoliz genellikle kontrendike; doğum planlaması öncelenir.
- Servikal yetmezlik/serklaj: Tokoliz, mekanik desteğin yerini almaz; seçilmiş olgularda kısa süreli yardımcı olabilir.
Etkinlik ve Kanıt Temeli
- Tokoliz, ortalama 48 saat–7 gün doğum gecikmesi sağlayabilir.
- Neonatal uzun dönem morbidite/mortalite üzerinde doğrudan belirgin bir üstünlük çoğu ajan için gösterilememiştir; klinik yarar, gecikmenin sağladığı steroid etkisi ve uygun merkezde doğum üzerinden ortaya çıkar.
- Bakım paketleri (antenatal steroidler, MgSO₄ ile nöroproteksiyon, uygun zamanda doğum ve YYBÜ kaynakları) ile entegre edildiğinde net kazanım artar.
Güvenlik, İletişim ve Etik Boyut
Bilgilendirilmiş onam, annenin semptomları, ilaçların yan etkileri ve fetusa yönelik potansiyel riskler hakkında açık iletişim gerektirir. Karar, gebelik haftası, klinik aciliyet, kurumsal olanaklar ve aile tercihleri ile çok disiplinli biçimde verilmelidir.
Not: Bu metin, sağlık profesyonelleri için kanıta dayalı bir genel bakış niteliğindedir; bireysel hastalar için tanı/tedavi önerisi yerine geçmez. Kurum protokolleri ve güncel ulusal/uluslararası kılavuzlar esas alınmalıdır.
Keşif
Tokolizin hikâyesi, doğumun biyolojisini anlamaya yönelik ilk gözlemlerden modern biyoteknolojiye kadar uzanan, çok katmanlı ve çok aktörlü bir keşif serüvenidir. Bu yolculuk, yalnızca tek tek moleküllerin ya da ilaçların keşfiyle değil, aynı zamanda obstetrik pratiğin kavramsal dönüşümleriyle de şekillendi. Her yeni buluş, önceki deneyimlerin üzerine inşa edildi; kimi zaman yan etkiler yüzünden terk edildi, kimi zaman ise klinik standartlara dönüştü.
Başlangıç Noktaları: Rahmin Sırrı
20. yüzyılın başında Henry Hallett Dale, hipofiz arka lobu özütlerinin uterusta kasılmaya yol açtığını gösterdi. Bu bulgu, daha sonra Vincent du Vigneaud tarafından oksitosin molekülünün izolasyonu ve sentezi ile taçlandı. Oksitosin, doğum biyolojisinin temel hormonlarından biri olarak anlaşıldığında, tokolizin hikâyesi için bir yol açılmış oldu: Eğer kasılmayı başlatan sinyal tanımlanabiliyorsa, bu sinyali engellemek de mümkündü.
Aynı dönemde obstetrik pratiğe giren tokografi ile kasılmaların objektif olarak ölçülmesi, doğum fizyolojisinin daha sistematik incelenmesine imkân tanıdı. Artık uterus, yalnızca doğum anında “hissedilen” bir organ değil, elektriksel ve biyokimyasal süreçlerle tarif edilebilen bir hedef haline geldi.
Steroidlerin Doğuşu ve Tokoliz İçin Zemin
1960’larda Yeni Zelandalı obstetrisyen Giancarlo Liggins (1924–2018), prematüre bebeklerin akciğer gelişimini hızlandırmak için antenatal kortikosteroidlerin kullanılabileceğini gösterdi. Liggins’in çalışmaları, erken doğum tehdidi olan annelere steroid verilmesinin, neonatal mortaliteyi düşürdüğünü ve solunum sıkıntısı sendromunu azalttığını ortaya koydu. Bu devrimsel buluş, tokolize doğrudan giden yolu açtı: Steroidler için gereken 48 saatlik pencereyi kazanabilmek, tokolizin klinikteki en önemli amacına dönüştü.
Deneme–Yanılma Çağı: 1960’lar–1970’ler
Tokolizin ilk klinik uygulamaları cesur ama kusurluydu. 1960’larda intravenöz etanol infüzyonu ile kasılmaların durdurulabileceği düşünülüyordu. Etanol, miyometriumu sedatif etkiyle baskılıyor, ancak maternal toksisite ve fetal komplikasyonlar bu yöntemin kısa sürede terk edilmesine yol açıyordu.
Bu dönemde sahneye başka isimler de çıktı. Minarik & Gelfand (1968), beta-mimetik ilaçların erken doğumu durdurmadaki etkinliğini gösteren ilk sistematik çalışmalardan birini yayınladı. Bu bulgu, uterusu β₂-adrenerjik uyarı ile gevşetmenin güçlü bir strateji olabileceğini kanıtladı ve sonraki on yıllarda tokolizin klinik temel taşını oluşturdu.
β₂-Agonistlerin Yükselişi ve Düşüşü
1970’lerin sonu ve 1980’lerin başında ritodrin ve terbutalin, erken doğum eylemini durdurmak için klinikte yaygın şekilde kullanılmaya başlandı. Bu ilaçlar adenilat siklazı aktive ederek hücre içi cAMP düzeyini yükseltiyor, MLCK’yi baskılıyor ve böylece düz kas gevşemesi sağlıyordu.
Ancak bu altın çağ kısa sürdü. Terence Bennett (1936–2019) gibi farmakologlar, β₂-agonistlerin maternal kardiyovasküler yan etkilerini (taşikardi, hiperglisemi, pulmoner ödem) ayrıntılarıyla rapor ettiler. Yan etkiler, ritodrinin birçok ülkede yasaklanmasına veya kullanımdan çekilmesine yol açtı. Tokoliz için şu ders çıkarıldı: Etkinlik, güvenlikle birlikte yürümek zorundadır.
Prostaglandinler ve COX İnhibitörleri
1974’te Zuckerman, indometasin ile yapılan klinik gözlemleri yayınladı. Prostaglandin sentezinin baskılanmasıyla kasılmalar azalıyordu. Bu, doğum fizyolojisinin bir başka temel yolunun keşfi anlamına geliyordu. Ancak duktus arteriozusun erken kapanması ve oligohidramnios riski nedeniyle indometasin yalnızca erken gebelik haftalarında ve kısa süreli kullanımla sınırlı kaldı.
Kalsiyum Kanal Blokerleri
1980’lerde uterin düz kasın kasılmasında kalsiyum girişinin rolü netleşti. Nifedipin, L-tipi kalsiyum kanallarını bloke ederek uterus kasını gevşetebiliyordu. Klinik denemeler, bu ilacın ağızdan uygulanabilmesi, iyi tolere edilmesi ve etkili olması nedeniyle hızla popülerleşmesini sağladı. Bu bulgu, Nijar & Smith (1996) gibi araştırmacıların derlemeleriyle obstetrik farmakolojinin merkezine yerleşti.
Oksitosin Reseptör Antagonizmi
1990’larda laboratuvarlar, doğum fizyolojisinin “en doğrudan” aracısını hedeflemeye yöneldi: oksitosin reseptörleri. Bu dönemde geliştirilen atosiban, oksitosinin uterusa bağlanmasını engelleyerek kasılmayı durduruyordu. 2000’lerden itibaren Avrupa’da ruhsat alan atosiban, yan etki profilinin daha güvenli olması nedeniyle özellikle tercih edilmeye başlandı.
Klinik Strateji ve Kavramsal Dönüşüm
1990’lar ve 2000’lerde Michael Katz gibi araştırmacılar, farklı tokolitiklerin etkinliğini karşılaştıran çalışmalarla klinik protokollerin şekillenmesine katkı sağladılar. Artık tokolizin tek başına “doğumu durdurmak” değil, zaman kazanmak olduğu netleşmişti. Bu zaman, antenatal kortikosteroidlerin uygulanmasına, magnezyum sülfat ile nöroproteksiyon sağlanmasına ve annenin yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan bir merkeze transferine hizmet ediyordu.
Sendrom Kavramı: Tek Sebep Yok
2010’larda Roberto Romero, erken doğumun tek bir nedenin sonucu değil, birçok patolojinin ortak son yolu olduğunu vurguladı. Enfeksiyon, inflamasyon, servikal yetmezlik, desidua yaşlanması gibi farklı mekanizmaların hepsi erken doğuma giden patikalar sunuyordu. Bu kavrayış, tokoliz araştırmalarını daha hedefe yönelik, kişiselleştirilmiş stratejilere doğru kaydırdı.
Yeni Ufuklar: 2018’den Günümüze
Son yıllarda ebopiprant gibi selektif prostaglandin reseptör antagonistleri, yalnızca PGF₂α gibi hedef yolları baskılayarak daha güvenli ve seçici tokoliz vaat ediyor. Aynı zamanda inflamasyon, immün yanıt ve plasental yaşlanma mekanizmaları üzerine yürütülen araştırmalar, tokolizin geleceğinin “hassas tıp” ile şekilleneceğini gösteriyor. Tek hücreli RNA dizileme gibi teknolojiler, rahim dokusunun farklı hücre tiplerindeki moleküler değişimleri haritalandırarak hangi hasta grubunun hangi tedaviden fayda göreceğini öngörmeye yaklaşıyor.
Yolculuğun Öğrettikleri
Tokolizin keşif hikâyesi, her aşamada aynı dersleri yeniden yazdı:
- Hedefi tanımak (oksitosin, prostaglandin, kalsiyum gibi biyolojik yollar),
- Yan etkilerden öğrenmek (ritodrin ve etanol deneyimlerinin gösterdiği gibi),
- Stratejiyi genişletmek (kortikosteroidler ve magnezyum sülfat ile entegrasyon),
- Kişiselleştirilmiş yaklaşımlara yönelmek (sendrom kavramı ve biyobelirteç temelli araştırmalar).
Bugün tokoliz, “doğumu engellemek”ten çok, “doğru zamanda doğru fırsatı yaratmak” üzerine kurulu bir sanattır. Geçmişin kaşifleri—Liggins’in kortikosteroidleri, Minarik & Gelfand’ın beta-mimetikleri, Bennett’in farmakolojik incelemeleri, Katz’ın klinik protokolleri—bu sanatı mümkün kılan haritayı çizdiler. Günümüzün araştırmacıları ise bu haritayı, moleküler düzeyde yeniden renklendirerek geleceğin daha seçici, daha güvenli tokoliz stratejilerine yol açıyor.açmak; bu sırada kortikosteroid, magnezyum sülfat ve uygun yenidoğan bakımına ulaşmak için zaman kazandırmak.
İleri Okuma
- Steer, P. (1999). The epidemiology of preterm labour. BJOG, 106(Suppl 1), 1–2.
- King, J. F., Flenady, V., Papatsonis, D., Dekker, G., & Carbonne, B. (2003, updated 2014). Calcium channel blockers for inhibiting preterm labour. Cochrane Database of Systematic Reviews, CD002255.
- Anotayanonth, S., Subhedar, N., Neilson, J. P., Harigopal, S., & Thinkhamrop, J. (2004, updated 2012). β-mimetics for inhibiting preterm labour. Cochrane Database of Systematic Reviews, CD004352.
- King, J. F., Flenady, V. J., Cole, S., Thornton, S., & Papatsonis, D. N. (2005, updated 2010). Oxytocin receptor antagonists (e.g., atosiban) for inhibiting preterm labour. Cochrane Database of Systematic Reviews, CD004452.
- Sanchez-Ramos, L., Kaunitz, A. M., & Delke, I. (2007). Efficacy of nifedipine for the management of preterm labor: a meta-analysis. Obstetrics & Gynecology, 109(4), 979–987.
- Haas, D. M., Caldwell, D. M., Kirkpatrick, P., McIntosh, J. J., Welton, N. J., & Duley, L. (2012). Tocolytic therapy for preterm delivery: network meta-analysis. BMJ, 345, e6226.
- RCOG Green-top Guideline No. 1b (2011, reaffirmed/updated versions). Tocolysis for women in preterm labour. Royal College of Obstetricians and Gynaecologists.
- WHO (2015). WHO recommendations on interventions to improve preterm birth outcomes. World Health Organization.
- NICE Guideline NG25 (2015, updates 2019–2022). Preterm labour and birth. National Institute for Health and Care Excellence.
- ACOG Practice Bulletin No. 171 (2016). Management of Preterm Labor. Obstetrics & Gynecology, 128(4), e155–e164.
- FIGO Working Group (2021). Good practice recommendations on tocolysis. International Journal of Gynecology & Obstetrics, 155(1), 19–28.
- Romero, R., Dey, S. K., & Fisher, S. J. (2014; perspective consolidated 2017–2020). Preterm labor: one syndrome, many causes. Science / Reproductive Sciences.
- ACOG/SMFM Committee Opinions & Practice Advisories (2020–2023). Antenatal corticosteroid therapy; Magnesium sulfate for fetal neuroprotection. American College of Obstetricians and Gynecologists / Society for Maternal-Fetal Medicine.
- Dale, H. H.; du Vigneaud, V. (1906–1955). Oksitosinin keşfi ve sentezi. J Physiol; J Biol Chem; Nobel Vakfı arşivleri.
- Arulkumaran, S., & Gibb, D. M. F. (1985). The use of tocolytics in preterm labor. Fetal Monitoring in Practice, 180–191.
- Nijar, S. K., & Smith, R. F. (1996). The role of calcium channel blockers in obstetrics and gynecology; a review. European Journal of Obstetrics & Gynecology and Reproductive Biology, 65(2), 129–137.
- Zuckerman (1974). İndometasin ile tokolizin klinik kullanıma girişi. Obstet Gynecol Surv.
- Ritodrin/β₂-agonist geliştiricileri (1977–1984). Ritodrin ve benzeri ajanların geliştirilmesi, FDA onayı ve geri çekilişi. CDEK/FDA; StatPearls.
- Nifedipin öncül klinisyenler (1980). Nifedipin’in tokolitik etkinliğine dair ilk klinik bildirimler. AJOG; Cochrane verileri.
- Atosiban geliştiricileri (1990’lar). Atosiban’ın geliştirilmesi ve Avrupa’da ruhsatlandırılması. EMA EPAR; derleme çalışmalar.
- Keirse, M. (2003). Tokolizin tarihçesi. Aust N Z J Obstet Gynaecol.
- King, J. F., Flenady, V. J., Papatsonis, D. N. M., Dekker, G. A., & Carbonne, B. (2003). Calcium channel blockers for inhibiting preterm labour. Cochrane Database of Systematic Reviews, (1): CD002255.
- Anotayanonth, S., Subhedar, N. V., Garner, P., Neilson, J. P., & Harigopal, S. (2004). Beta-mimetics for inhibiting preterm labour. Cochrane Database of Systematic Reviews, (4): CD004352.
- Lyell, D. J. (2007). Antenatal corticosteroids: Who benefits? Obstetrics & Gynecology Clinics of North America, 34(3), 473–482.
- Romero, R. (2014). Preterm doğum: tek sendrom değil, birçok neden. Science.
- Costantine, M. M. (2014). Physiologic and pharmacokinetic changes in pregnancy. Frontiers in Pharmacology, 5: 65.
- Çeşitli araştırıcılar (2010–2016). Nifedipin–atosiban karşılaştırmaları; idame tokolizin sınırlı yararı. JAMA; Lancet; AJOG.
- Ebopiprant araştırıcıları (2018–2025). Selektif prostaglandin reseptör antagonistleri ile yeni dalga. JPET; Organon; klinik kayıtlar.
- FIGO, AJOG, JCI Insight araştırıcıları (2021–2024). Magnezyum sülfat, inflamasyon–senesens hedefleri, tek hücreli atlaslar ve hassas tıp vizyonu. FIGO; AJOG; JCI Insight.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.