Whipple prosedürü veya pankreatikoduodenektomi, pankreasın başını, ince bağırsağın ilk kısmını (duodenum), safra kesesini ve safra kanalını çıkarmak için yapılan karmaşık bir operasyondur. Whipple prosedürü tümörleri ve pankreas, bağırsak ve safra kanalının diğer bozukluklarını tedavi etmek için kullanılır. Pankreasın baş kısmıyla sınırlı olan pankreas kanserini tedavi etmek için en sık kullanılan ameliyattır. Whipple prosedürünü gerçekleştirdikten sonra, cerrahınız ameliyattan sonra yiyecekleri normal şekilde sindirebilmeniz için kalan organları yeniden bağlar1.

Whipple prosedüründe yer alan adımlar şunlardır2:

Hastalıklı dokunun çıkarılması: Cerrah pankreasın baş kısmını, safra kesesini, ince bağırsağın ilk kısmı olan duodenumun bir kısmını, safra kanalının bir kısmını ve bazen midenin bir kısmını çıkarır.

Yeniden bağlantı: Kalan pankreas, safra kanalı ve bağırsak, yiyeceklerin normal sindirimi için tekrar birbirine dikilir. Cerrah kalan pankreası ince bağırsağa bağlar ve ardından safra kanalını ve mideyi doğrudan ince bağırsağa bağlar.

Bu ameliyat enfeksiyon, kanama ve yiyecekleri sindirmede zorluk gibi komplikasyon riski taşır. Whipple prosedüründen sonra uzun süreli sağkalım hastanın yaşına, genel sağlık durumuna ve altta yatan hastalık sürecine bağlı olarak değişebilir3.

Whipple prosedürü çok etkili olsa da, karmaşık ve zorlu bir ameliyattır ve yalnızca iyi donanımlı tıbbi tesislerde deneyimli cerrahlar tarafından gerçekleştirilmelidir4.

Tarih

Whipple prosedürü adını Amerikalı cerrah Allen Oldfather Whipple’dan (1881-1963) almıştır. Whipple 1935 yılında ilk başarılı pankreatikoduodenektomiyi gerçekleştirmiştir. Whipple prosedürü, pankreas başı kanserini tedavi etmek için kullanılan cerrahi bir prosedürdür.

“Whipple” kelimesinin etimolojisi Eski İngilizce’de “kırbaç” anlamına gelen “whippel” kelimesinden gelmektedir. Whipple isminin, Whipple’ın uzun ve zayıf bir adam olmasından ve sık sık “kırbaç” olarak anılmasından türetildiği düşünülmektedir.

Whipple prosedürünün geçmişi 1900’lerin başına kadar uzanmaktadır. 1908 yılında Amerikalı cerrah Frederick E. Coller ilk pankreatikoduodenektomiyi gerçekleştirmiş, ancak hasta komplikasyonlar nedeniyle ölmüştür. Whipple 1935 yılında ilk başarılı pankreatikoduodenektomiyi gerçekleştirmiştir. Whipple prosedürü başlangıçta çok riskli bir prosedürdü, ancak zamanla daha güvenli hale geldi.

Whipple prosedürü, pankreas başının, on iki parmak bağırsağının, safra kesesinin ve safra kanalının çıkarılmasını içeren karmaşık bir prosedürdür. Pankreas, on iki parmak bağırsağı ve safra kanalının kalan kısımları daha sonra yeniden bağlanır. Whipple prosedürü büyük bir ameliyattır ve hastanın yaşam kalitesi üzerinde önemli bir etkisi olabilir.

Whipple prosedürü pankreas başı kanseri için çok etkili bir tedavidir. Whipple prosedürü uygulanan hastalar için hayatta kalma oranı yaklaşık %50’dir. Bununla birlikte, Whipple prosedürü risksiz değildir. Whipple prosedürünün en yaygın komplikasyonları kanama, enfeksiyon ve pankreatik fistüldür.

Kaynak:

  1. Mayo Clinic. (2018). Whipple procedure. https://www.mayoclinic.org/tests-procedures/whipple-procedure/about/pac-20385054
  2. Johns Hopkins Medicine. (n.d.). Pancreaticoduodenectomy (Whipple Procedure). https://www.hopkinsmedicine.org/health/treatment-tests-and-therapies/pancreaticoduodenectomy-whipple-procedure
  3. Hartwig W, Vollmer CM, Fingerhut A, et al. (2014). Extended pancreatectomy in pancreatic ductal adenocarcinoma: definition and consensus of the International Study Group for Pancreatic Surgery (ISGPS). Surgery, 156(1), 1–14.
  4. Topal B, Fieuws S, Aerts R, et al. (2013). Pancreaticojejunostomy versus pancreaticogastrostomy reconstruction after pancreaticoduodenectomy for pancreatic or periampullary tumours: a multicentre randomised trial. The Lancet Oncology, 14(7), 655–662.

Click here to display content from YouTube.
Learn more in YouTube’s privacy policy.