Cleveland Clinic’teki araştırmacılar, insanların yaklaşık üçte ikisinin yorgun olduğunu ve yaklaşık yarısının akut bir COVID-19 enfeksiyonundan aylar sonra uyku bozukluğu yaşadığını tespit etti.
Orta ila şiddetli uyku bozukluğu, COVID-19’dan kurtulduktan sonra Siyahlar arasında üç kat daha yaygındır.
Anksiyete de uzun COVID uyku bölünmesinin artmasıyla bağlantılıdır.
Çalışma, COVID-19’dan kurtulanlarda ırka özgü belirleyicileri ve eşitsizlikleri karakterize etme ihtiyacını vurgulamaktadır.
Uyku sorunu ve yorgunluk, “uzun COVID” olarak bilinen durumun sıklıkla bildirilen semptomları arasındadır. Ohio’daki Cleveland Clinic’te yapılan yeni araştırma, COVID-19’dan kurtulan kişilerde uyku sorunlarını inceleyen araştırmacıların bulgularını sunuyor.
Araştırmaya göre, COVID-19’dan kurtulanların neredeyse yarısı en az orta düzeyde uyku sorunları yaşıyor.
Araştırma, Haziran ayında Amerikan Uyku Tıbbı Akademisi (AASM) ve Uyku Araştırmaları Derneği’nin (SRS) ortak girişimi olan Associated Professional Sleep Societies’in bir toplantısı olan Sleep 2022’de sunuldu.
Aşılananlar için bile uzun COVID gelişme riski vardır ve araştırmacılar durumun bazı kişilerde yıllarca devam edebileceğini öne sürmektedir.
Araştırmacılar, Şubat 2021 ve Nisan 2022 tarihleri arasında 962 Cleveland Clinic ReCOVer Clinic hastasının deneyimlerini analiz etti. Bireyler, Ulusal Sağlık Enstitüleri’nin Hasta Tarafından Raporlanan Sonuçlar Ölçüm Bilgi Sistemi’nin (PROMIS) uyku bozukluğu ve yorgunluk anketi bölümlerini doldurdu.
Klinik, Siyahi hastalarının COVID-19’dan kurtulduktan sonra orta ila şiddetli uyku bozukluğu yaşama olasılığının üç kattan fazla olduğunu tespit etti.
Ortalamadan daha yüksek uyku bozukluğu insidansı ile ilişkili bir diğer faktör de anksiyeteydi.
Yaş, ırk, cinsiyet ve vücut kitle endeksi faktörleri hesaba katıldıktan sonra analiz sonuçlandı:
COVID-19’dan kurtulduktan sonra, hastaların %41,3’ü en az orta derecede uyku bozukluğu bildirmiş ve %8’i ciddi uyku sorunları tanımlamıştır.
Hastaların üçte ikisinden fazlası (%67,2) orta düzeyde yorgunluk bildirmiştir.
Çalışmanın baş yazarı Dr. Cinthya Pena Orbea Sleep 2022’ye şunları söylüyor
“Çalışmamız, orta ila şiddetli uyku bozukluklarının yaygınlığının yüksek olduğunu ve Siyah ırkın orta ila şiddetli uyku bozukluklarından muzdarip olma olasılığını artırdığını ortaya koymakta ve ırka özgü müdahaleler geliştirmek için uyku bozukluklarının ırka özgü belirleyicilerini daha iyi anlamanın önemini vurgulamaktadır.”
Şubat-Kasım 2021 tarihleri arasındaki verileri içeren özet OXFORD Academic SLEEP dergisinde yayımlanmıştır.
Siyahlar için risk üç kat arttı
Medical News Today, Dr. Pena Orbea’ya Siyahlar arasında uyku bozukluğunun daha yüksek oranda görülmesinin nedenini sordu. Kendisi cevap verdi:
“Bu ilişkinin altında yatan potansiyel nedenleri anlamak araştırma amaçlarımızın bir parçası değildi. Ancak, bu faktörün sağlık hizmetlerine erişimdeki farklılık, komşuluk faktörleri [ve] siyah bireyler arasındaki akut COVID-19 yükünün orantısızlığı ile ilişkili olması mümkündür.”
Arizona Üniversitesi Uyku ve Sağlık Araştırma Programı Direktörü ve Arizona, Tucson’daki Banner Üniversitesi Tıp Merkezi Davranışsal Uyku Tıbbı Kliniği Direktörü Dr. Michael Grandner, Ph.D., MTR, CBSM, FAASM araştırmaya dahil edilmemiştir. MNT’ye şunları söyledi.
“Daha önce yapılan birçok çalışma, Siyah Amerikalıların Beyaz meslektaşlarına göre uykularından daha az şikâyetçi olduklarını, ancak daha az uyuma eğiliminde olduklarını ve özellikle stres ve çevresel faktörlerin neden olduğu uyku bozuklukları açısından daha yüksek risk altında olduklarını göstermiştir. Ayrıca kardiyometabolik ve akciğer hastalıkları gibi COVID ile ilişkili risk faktörleriyle ilgili sorun yaşama olasılıkları daha yüksektir.”
Anksiyete ve uyku bozukluğu
“Dr. Grandner, “Yüzlerce çalışma, uyku ve anksiyete arasındaki güçlü ancak karmaşık ilişkiyi tanımlamıştır” dedi. Örneğin, anksiyete ‘aşırı uyarılma’ adı verilen bir duruma neden olur – hiçbir neden olmasa bile genellikle tetikte olursunuz – ve bu durum bu kişilerde uyku sorunlarının yaygın bir nedenidir.”
Dr. Pena Orbea, anksiyete ve uyku eksikliğinin birbirleri üzerinde dairesel bir etkiye sahip olabileceğini belirtti.
“Dr. Pena Orbea, “Uyku ve ruh sağlığı arasında çift yönlü bir etki vardır” dedi. Uyku bozukluğu olan hastalar arasında duygudurum bozuklukları oldukça yaygındır. Aynı şekilde, uyku bozuklukları da ruhsal sıkıntı riskini artırabilir veya daha da kötüleştirebilir.”
Yorgunluk uyku bölünmesinden daha yaygın
Yorgunluk bildirenlerin sayısı, neredeyse üçte ikisi, uyku bozukluğu bildirenlerden daha fazla olmakla birlikte, bu ikisi arasında bir ilişki olup olmadığı konusunda bazı belirsizlikler bulunmaktadır.
Dr. Pena Orbea, “Bundan sonraki adımlarımız, yorgunluk ve ruh halinin uyku bozuklukları ile etkileşimini [Siyah ırkla] ilgili olarak daha fazla araştırmak olacaktır” dedi.
Referans; Cinthya Pena Orbea, Brittany Lapin, Irene Katzan, Kristin Englund, Nancy Foldvary-Schaefer, Reena Mehra, 0735 Sleep Disturbances in Post-Acute Sequelae of COVID-19 (PASC), Sleep, Volume 45, Issue Supplement_1, June 2022, Page A321, https://doi.org/10.1093/sleep/zsac079.731
